Değerli Yazarımız Semra Kürün Çekmegil Hanımefendiyle Anadolu Platformu Kadın Çalıştayında Malatya’da tanıştığımda Merhum Alim Said Çekmegil’in kızı olduğu öğrenmem onu uzaktan incelememe sebep olmuştu.Bal tutan parmağını yalar misali ,alim dizi dibinde olmak ona fazladan bir şeyler katmış olmalıydı.Kendisinin Türkiye’nin ilk kadın müfessiri olduğunu öğrenmem beni yüreğimden vurmuşken ilkokul mezunu olduğunu öğrenmem ise beynimin merkezinden vurmuştu!Esasında pek çok ev hanımında varolan içe kapanma,asosyalleşme,monotonlaşma hastalığı neden bu hanımın evinin kapısından bile geçmemişti?Bu merakla konuştum kendisiyle.Aldığım cevapların bir de Kayseri’de yankı bulması artık kaçınılmazdı ve elzemdi.Davetimize iştirak ederken hiçbir şart,kriter,ayrıcalık istememiş olması beni hayrete düşüren etkenlerden oldu.Zeki gözleri,mütebessim dudakları,bilgelik kokan duruşu ve minicik kalıbıyla adeta çağın kabul görmüş genelgeçer tabularına şunu haykırıyordu: “Sizin güç ve erk diye nitelendirdiğiniz şeylere inat ben Allah’ın boyasıyla boyanmışım baştan aşağı ve bu bana yeter!”Kayseri’deyken gerek İlim Hikmet Vakfı Komisyon Hanımlarıyla muhabbet ortamlarında gerekse konferans ortamında Hikmete olan bağlılığına şehadet ediyorduk.“Kur’an’da Peygamber Tasavvuru” başlığı bilinçli bir tercihti bizim için.Uzun yıllardır peygamber hiç bu kadar yoğun kutlamalarla anılmamıştı.Ama her anma programı sonunda ellerinde mendilleriyle ve plastik gülleriyle salonları boşaltanların daha arabalarına biner binmez yollarda sünnete muhalif bir “hak yeme” ile iştigallerine şahit oluyorduk.O halde yozlaşan,bozulan,vesayetleştirilen bir peygamber tasavvuruna zıt;akleden,yanlış yapan ve düzelten,istişare yapan ,tahammül eden,gülen ve ağlayan bir peygamber tasavvuruna ihtiyaç vardı.Yazarımız konferansında salona sığmayıp aralara ve kapı girişlerine oturan misafirlere Kur’an’dan örneklerle bir elçinin ne kadar insan olduğunu ve bu yönüyle ne kadar pratik örneklik yaptığını anlatıyordu.Yine Kur’an’dan örneklerle yeni din mucidi Müslümanlara kendinize gelin diyordu.Program sonunda yazarımız “Hz.Peygamber Yaşasaydı’O’ böyle yapmazdı”başlıklı yarışmamıza eserleriyle katılan hanımlara ödüllerini de kendi elleriyle verdi. Kayseri bu nitelikte bir misafiri ağırlamanın huzuru ile bahara ayak uydurmaya devam ederken biz gönüllerimizde bir yakın dost,bir merhametli anne,bir zeki ablamızı geri uğurlamanın hüznünü ve kışını yaşıyorduk. ESRA YILDIRIM.