İlim Hikmet Vakfı Geleneksel Kardeşlik Pikniğinde Konuşan Kayseri İl Müftüsü Doç. Dr. Şahin Güven:

‘İslâm kardeşliğini tesis etmek için Allah’ın ipine sımsıkı sarılmalıyız’

Kayseri İlim Hikmet Kültür ve Dayanışma Vakfı tarafından düzenlenen geleneksel ‘Kardeşlik ve Dostluk Pikniği’nde bin civarında Vakıf mensubu bir araya geldiler.

Geçtiğimiz hafta sonu, Mimarsinan Evliyalar Parkı’nda, bir araya gelen vakıf mensupları aileleriyle beraber hoşca vakit geçirme imkanını buldular.

Piknik proğramının öğleden önceki bölümünde bir konuşma yapan İlim Hikmet Vakfı Yönetimin Kurulu Başkanı Mustafa Doğu, Müslüman dünyanın içinde bulunduğu olumsuz şartlardan bahsederek, İslam dünyasının bu durumdan çıkabilmesi için asli değerlerine daha sıkı bağlanması gerekliliği üzerinde durdu.  Vakıf çatısı altında yapılan 7 den 77 ‘ye her kesimi kuşatan faaliyetlerden bahseden Vakıf Başkanı Mustafa Doğu İslam Kardeşliğinin önemine değindi.

İlim Hikmet Vakfı Kardeşlik Pikniğine konuşmacı olarak katılan Kayseri İl Müftüsü Doç. Dr. Şahin Güven de İslam Kardeşliği konusunda bir konuşma yaptı. 

Kayseri İl Müftüsü Şahin Güven, takva bilinciyle yaşamanın önemine değinerek şunları söyledi: ‘Sovyetlerin Afganistan’ı işgaliyle başlayan süreçte, Müslümanların yaşamış olduğu coğrafyada  14 milyon insan can verdi. Ne yazık ki, bu ölenlerin önemli bir çoğunluğu, Müslümanlar arası tefrikalardan kaynaklanan nedenlerle öldüler. Öldürenin de ölenin de ‘Allahu Ekber’ diyerek birbirine silah çektiğini düşündüğümüzde, Müslümanlar birbirine karşı nasıl bu kadar acımasız olabiliyorlar? Birbirine nasıl silah doğrultabiliyorlar? Maalesef İslam coğrafyasında yaşayan Müslümanlar, İslam dışı mihrakların oyuncağı durumuna gelmişler.  Öncelikle bir Müslüman olarak, kendisinin Müslüman olduğunu söyleyen bir insanı, hangi mezhep ve meşrepten, düşünce veya görüşten olursa olsun, kardeş kabul etmek durumundayız.  Bizi Müslüman vasfı ile vasıflandıran Allahu Teala’dır. Bu ismi kendisine vasıf olarak kabul eden herkesi Müslüman kardeşimiz kabul etmek zorundayız.  Allah Teala’nın emri gereği, hiçbir müslümana karşı kalbimizde en ufak bir kinden eser olmayacak biçimde huzur ve barış içinde yaşayacağımız bir dünya ihdas etmek durumundayız. Bunun yolu da birbirimizi kardeş kabul etmektir.

Şii – Sünni kardeşliğini tesis etmek için Allah’ın ipine sımsıkı sarılmalıyız. Birbirine silah çeken müslüman, karşısındakini kardeş kabul etmiyor, düşman olarak görüyor. İslam düşmanlarını da düşman olarak görmüyor.

Ülkemizde yine son günlerde bir kardeş kavgasıyla karşı karşıyayız. Binlerce yıldır kardeşce yaşayan bu insanları nasıl ayrıştırabiliriz? Bu topraklarda, Allah’ın nefretini üzerimize çekmeden, barış içinde kardeşce yaşamak istiyorsak  tefrikadan uzak durmalıyız. Ayrılık ve tefrikadan, birbirimize karşı kin ve husumetten uzak durarak kardeşce birbirimize sarılmalıyız. Yüce Mevla’dan niyazımız,  mümin kardeşlerimize karşı  kalbimizde en ufak bir kin bırakmaması ve İslam Ümmetinin içinde bulunduğu acı ve tefrikanın biran evvel son bulmasıdır.’

Takvalı yaşamanın zorunluluğuna da dikkat çeken İl Müftüsü Şahin Güven, yaşantı ve ibadetlerimizde Allah’ın sevgisine layık mıyız, değil miyiz? Hayatımızda Rabbimizin buyruklarına yer vermiyorsak, Rabbimiz bizi niçin değerli kılsın? Hayatımızın tüm aşamalarında Allah Teala gündemimizde olmalı, hayatımızı da ona göre şekillendirmeliyiz.  Allah Teala bize, izzet ve onuru, Allah’ın, Resulünün ve müminlerin yanında aramamızı emrediyor,  şeklinde konuştu.

İslami çalışmalar yürüten vakıf ve derneklerde, bu çalışmaların üç beş insanın omzunda kaldığına dikkat çeken İl Müftüsü Şahin Güven, ‘ Bizler sorumluluktan kaçmak yerine iyiliği emretmek ve kötülüğe engel olmak için, bize hangi görev düşüyor diyerek sorumluluk almalı ve bunları yerine getirmeliyiz’ şeklinde tavsiyede bulundu.

Konuşma sonrası İlim Hikmet Vakfı Kardeşlik pikniğinde, toplu olarak kılınan öğle namazı sonrasında vakıf tarafından ikram edilen yemekler yenildi.

Aileleriyle beraber bini bulan davetlilerden oluşan topluluk, hafta sonu akşamına kadar, gönüllerince muhabbet etme imkanı buldular.